Merhabalar tekrardan ben. Dürüst olmak gerekirse ki yalan söylemek gerçekleri söylemekten anlamlı olmadığı sürece yalan söylemem, buranın varlığı yeni aklıma geldi ve yaklaşık yarım saatlik bir uğraş sonucu tekrardan giriş yapabildim. Hayat nasıl da değişiyor , insanı değiştiriyor demekten kendimi alıkoyamıyıcam. Bu 7 ayda gerçekten çok şey değişti. Düşüncelerim ,hedeflerim , hayata bakış açım , duygularım, iq seviyem…
Bunları daha da arttırabiliriz. Evet iq seviyem değişti olumsuz bir şekilde. Gerçekten iq seviyemin azaldığını hissediyorum bunun sebebini biraz sonra çok net bir şekilde anlıyacaksınız merak etmeyin. Bu 7 aylık süre boyunca hayatıma 8 kişi girdi. En azından ben böyle hatırlıyorum. Sen değil miydin ”şu ilişki olayı çok saçma diyen” dediğinizi duyar gibiyim. 😀 Evet öyle dedim hatta tam olarak ” İlişkiler kısa süreli mutluluk uzun süreli pişmanlık ve üzüntüden başka bir şey anlam ifade etmez. ” demiştim. Üzülerek söylüyorum maalesef haklı çıktım. Bakın ”üzülerek” dedim. Artık eskisi gibi her şeyi boşverip hiçbir şeyi düşünmeden yaşayamıyorum . Kahretsin üzülüyorum, acı çekiyorum , kahroluyorum. Yine kendi dediğime gelmeme mi yaşadıklarıma mı üzülsem bilemiyorum . Böyle hayatın ben gerçekten anasını s2yim küfür de ettirdiniz sonunda doyumsuz orospu çocukları el birliğiyle hayatımın amına koydunuz tebrikler. Evet 8 kişi demiştim. Bunlardan hepsine aşık olmadım tabiki . Çoğuna karşı en ufak bir şey bile hissetmedim hatta. Hızlı zamanlar , gençliğin verdiği hareketlilik , eğlenmek istemek işte adına her ne derseniz 6 tanesi öyle bir şeydi. 2 tanesi ise kendime gerçekten bu kişiyi seviyorum galiba sonunda aşık oldum diyebildiğim insanlardı . Aslında 1 tanesinde duygularım yanılmıştı yani zihnim bana oyun oynamıstı. Gerçekten çok uzun zaman sonra aşık olma hissini bana yaşatan sonuncuydu . O da tam 19 gün önce bitirmek istediğini , devam etmek istemediğini söyledi. Ve sanırım hala onu deliler gibi seviyorum. Her ne kadar aklım, mantığım bunu inkar etmek istese de kalbim onu görünce hala o günlerde ki gibi yerinden çıkıcakmış gibi çarpmaya devam ediyor. En üzücü olan durum ise onu her gün görüyor olmam bu kalp çarpıntısının her gün yaşanıyor olması. Aslında size en başından bu 7 aylık sürede beraber olduğum insanlarla nasıl olduğunu nasıl bittiğini neler yaşandığını anlatıcaktım fakat bunu anlatmaya ne benim yüreğim , ne de sizin zamanınız yeter… O yüzden kısaca özetlemek gerekirse yazın çok kötü ,bunalımlı zamanlar geçirdim ve bu zamanlar da gerçekten beynimi , aklımı kullanmaktan acizdim . Sigara ve alkol içiyordum, sabah 7de yatıp saat öğlen akşam üstü 4-5 te kalkıyordum. Ne gecem gündüzüm belliydi ne de hayatıma girip çıkan insanlar. Kısacası mahvolmuş bir haldeydim. Sonra kendi kendime dedim lan bu hayat böyle geçmez bir şeyler yapmak lazım. Tek çare olarak da baskete tekrardan başlamayı buldum. Yaz idmanlarının başlamasına da az kalmıştı. Koçla konustum tekrardan takıma girmek istediğimi, antrenmanlara katılmak istediğimi söyledim. Şartlarını falan sundu neyse aldı tekrardan. İdmanlar başladı artık yattığım saat olan sabah 7 den 1 saat önce 6 da kalkıp kahvaltı edip 7deki idmana gitmeye başladım. 11 gibi eve gelip yatıyordum dinlendikten sonra tekrardan akşam 6daki idmana gidiyordum. Gerçekten çok fazla acı ceksem de zorlansam da hayatım düzene girmişti. Sigarayı , içmeyi kızları bırakmıştım taaki o gün gelene kadar… Geçen sene hayatımın en güzel günlerini yaşarken birden beni terkedip giden kız tekrardan geldi. İçimde ukte kalmıstı o benim için . O yüzden geri çeviremedim aramızda yarım kalan aşkı tamamen yaşamak istedim . Tekrardan konusmaya basladık beraber olduk. Ne ben neden gittiğini sordum ne de o neden gittiğini anlattı hiçbir şey yokmuş gibi devam ettik. Hayat çok güzel devam ediyordu . Hayatımda bir düzen vardı ve en önemlisi çok sevdiğim ”o insan ” geri dönmüştü. Tek bir sorun vardı. Sorun da değil aslında. Konustuğum biri vardı, daha doğrusu bir arkadasım. En azından birbirimizi öyle görüyorduk. Zaman geçtikçe o ‘arkadaş’ dediğim kişiye karşı sebepsizce bir seyler hissetmeye basladığımı fark ettim.Bu sırada da ”o insan ” la aramız git gide açılıyordu. Ve gün geldi ”o insan” benden tekrardan ayrıldı. ”o insan” la ‘arkadaş’ dediğim kişinin birbirinden haberi yoktu. Benden ayrıldığında ‘arkadaş’ olmasa kahrolurdum beni 2.kez bıraktığında aynı acının 2 katını yaşardım ,darmadağın olurdum. Ama o ”arkadaş” sayesinde en ufak bir acı bile hissetmedim. Hatta en yakın arkadaşlarım şüphelenmesinler diye 2 3 gün acı cekıyormus numarası bile yaptım… O günlerden itibaren ‘arkadaş’ dediğim kişiyle görüşmeye devam ettik herkesten gizli gizli bulustuk. İkimizde neler olduğunun aramızda neler geçtiğinin farkında değildik ve bunları hiç aklımızdan bile geçirmemiştik. Bir anda olmustu her sey ama bunu güzel yapan tarafta buydu zaten. Ona olan hislerim gün geçtikçe katlanarak artıyor her görüşmemizde, her sarılmamızda ona daha da ”aşık oluyordum”.Bu sekilde 2 hafta geçti ve bir gün bana durup dururken devam etmek istemediğini aramızda geçenlerin ona fazla geldiğini falan söyledi. Şok oldum o mesajı okurkenki halimi hala hatırlıyorum 2 3 dakika boyunca ekrana boş boş baktım kalbimin resmen paramparça olduğunu derinlerine kadar hissettim. Yıkıldım yerle bir oldum. Bitmemesi için çok çabaladım çok uğraştım ama ne yazıkki kararı sabitti. Daha bir gün önce sigarayı iyiki bırakmıssın dediğinde ”bir daha başlatıcak sebepler olmaması umuduyla…” demiştim. 1 hafta boyunca kendime gelemedim içimdeki siniri atamadım. Aylardır içmediğim sigaraya tekrardan başladım. Deliler gibi içtim, kafam güzel olduğunda aramaya çalışırken arkadaşlarım engelledi kaç kere. Ona ithafen kaç tane söz paylastım hatırlamıyorum. Bir tanesine bile tepki vermedi . Sanki hiç sevmemiş benden nefret ediyor gibiydi. Ve ben ona hiçbir şey yapmamıstım. Deliler gibi sevmekten başka. Aslında belki de ona yaptığım en büyük kötülük buydu. ”onu deliler gibi sevmek”. Onu umursamayan bir piç gibi davransam belki ilişkimiz bitmiyecekti belki beni deliler gibi sevicekti kim bilir… Şuan da tam olarak kaan boşnağında dediği gibi ”sarhoşum bu aralar böyle aklım havada, düşündüğüm net bir sey yok öyle” modundayım berbat bir haldeyim. Tokasını bileğimden çıkaralı 5 gün oluyor ve hala en ufak bir değişme yok. Umarım zaman onu bana unutturur, unutturmasa bile umarım uyuşturur. https://www.youtube.com/watch?v=k6-ciAK9C-s saygılarla…

Bir önceki yazımda funny moments müziği eşliğinde bir şeyler gevelemiştim. Şimdi daha güzel konulara geçme zamanı. Tam şu anda bulunduğum odanın kapısı öyle bir aralıktaki diğer odadaki ışık tam gözüme geliyor ve gözümü kısarak bunları yazmak zorunda kalıyorum. Peki neden kalkıp kapıyı veya ışığı kapatmıyorum ? Çoğu klasik insan gibi kucağımdaki leptopu bırakıp taaa oraya kadar nasıl gidicem üşengeçliğinden değil tabikide. https://www.youtube.com/watch?v=ZV9qvauLlmo eşliğinde bunları yazıyorsam ve o ışığı bilerek kapatmıyorsam bir sebebi olmalı illaki değil mi ? Sebebi açık ”dahi” derecesinde bir zekaya sahip olmam. Bence yaptığım bütün davranışların temeldeki sebebi bu. Geneldeki sebepleri ise o anki ruh halim canımın öyle istemesi ve ne yazık ki duygularımı bastıramamamdır muhtemelen. Bir önceki yazıda değinmiştik duygu muhabbetine hatırlarsanız . Hatırlamıyorsanız da pek umrumda olmuyor biliyosunuz . Çoğu zaman çoğu şey umrumda olmuyor zaten. Bence gerekte yok. Sizde umrumda değilsiniz:D iyi geceler .

Pek umurunuzda mı bilmiyorum ama geri geldim. Şimdi 2.bölüme geçebiliriz. Bölüm dediğime bakmayın belirli bir planım falan yok kafama göre yazıyorum ama temelde bir amacım var tabiki. Herneyse anlık arkadaşların evinde kalıyorum. Kendisi tam şu anda sağ tarafımda kalan koltukta uzanıyor ve sevgilisiyle tartışıyor. https://www.youtube.com/watch?v=BNzO1ktArsY ben de bu müziği dinleyerek şu satırları yazıyorum. Değişik bir ilişkileri var. Ben mi biraz değişik görüşlüyüm yoksa insanların geri kalanımı bilmiyorum ama şu ilişki olayı çok saçma geliyor. İlişkiler sevgililik için sürekli kullandığım şu meşhur tabirimi sizle de paylaşmamın bir sakıncası olduğunu düşünmüyorum. İlişkiler kısa süreli mutluluk uzun süreli pişmanlık ve üzüntüden başka bir şey anlam ifade etmez. Genel demiyicem bütün ilişkiler için bu dediğim geçerlidir. Bunu bankadan kredi çekmeye veya faiziyle borç almaya benzetebilirsiniz.Kısa süreli rahatlama versede uzun vadede sıkıntı stres ve üzüntüden başka bir şey değildir. Aşk, sevmek , üzülmek gibi duyguları saçma buluyorum. Duygularımız her zaman bizi yanlış yönlendirir ve hayatımızda yaptığımız en büyük hatalar bu sebeple gerçekleşir. Fark ettiyseniz yine genellikle ifadesini kullanmadım. Çoğu insan bir konu hakkındaki görüşünü ifade edecekse veya herhangi bir konu hakkında yorum yapacaksa çoğu zaman (benim şu an yaptığım gibi) ‘genellikle’ ifadesini kullanır. Bu ifadeyi kullanmasının yani bir yanılma payı bırakmasının en temel sebebi kendini garantiye almak istemesidir. Bunun yanında özgüveninin sağlam olmamasını da ekleyebiliriz tabii. Bense kullanmamayı tercih ederim çünkü ne kendimi garantiye almamı gerektiricek bir nedenim ne de özgüven eksikliğim var. Duyular konusuna geri dönecek olursak , duyular aklımızı ve mantığımızı kullanmamıza engel olan en temel etkendir. Duyulardan arındığımız ve her zaman için mantığımızı kullandığımız zaman işte o zaman gerçekten her kararımızı doğru vermeye başlarız. Size kimseye aşık olmayın, üzüntü duymayın gibi şeyler söylemeyeceğim. Zaten istesenizde bu mümkün olmayacaktır. Bunları anlatmaktaki amacım kendinizi ne kadar aptalca şeylerle oyaladığınızı fark etmenizi sağlamak ve birazcıkta kendi egolarımı tatmin etmekti. Bugünlük bu kadar galiba. Bir önceki yazıyı okuduysanız ve hala burdaysanız size gitmek için son bir fırsat daha veriyorum şu anki monoton ve sıradan hayatınızın değişmesini istemiyorsanı lütfen siteyi terk edin.Sıkılmaya başladım yine ben gidiyorum. Fakat unutmayın oyun daha bitmedi. Baybay

Hikayeni yaz demek he , gözlerim doldu bak şimdi ”WordPress” . Hikayemi anlatacak olsam böyle bir sayfa yerine 2 3 tane başımdan geçen olayı herkesin duymak istediği şekilde ve o herkesin en ince noktası olan dramı kendime yaşatır ve insanların duygularını sömürüp onların üzerinden paramı kazanır çekip giderdim. Lakin öyle bir amacım yok. Bu paraya ihtiyacım olmadığı anlamına gelmesin paraya her zaman ihtiyaç vardır. Aslında mantıklı geldi acaba hiç başlamadan öyle mi yapsam ? Neyse yaptık bir hata artık katlanıcaz .Eee ne diyorduk hemen dönelim konumuza. Şimdi kimileri kafasında şu yazdığım 3 4 satırın analinizi yapmış ve hemen bir fikir oluşturmuştur. Hadi hadi biliyorum sizi zeka pıtırcıkları hemen tahmin ettiniz. Şu ana kadar yazdıklarımla ilk amacıma ulaştığımı düşünüyorum. ”Saçmalayan bir aptal” damgası yediğimi varsayıyorum. İnanın mantıklı mantıklı konuşsam tek bir kişi bile sonunu getirmeden bırakır giderdi. Böylesi çok daha iyi ve zekice değil mi. İleride neler konuşacağım ve neler yapacağımız ile ilgili bir kaç ipucu vermemi ister misiniz ? Evet ya da hayır cevabı umrumda değil sonuçta ben yazmaya devam edicem . Fark ettiyseniz neler yapacağımız dedim. Çünkü ben kelimelerle adeta dans edicem ve sizde hipnoz olup benim kölem olacaksınız desem çok mu iddialı olmuş olurum sizce ? Yok yok bu biraz fazla oldu gibi. Ben kelimelerle dans ederken siz de büyük hayranlıkla beni izleyeceksiniz merak edeceksiniz ve bırakamayacaksınız. O yüzden şu anda siteyi terk etmenizi öneririm. Şimdilik bu kadar sıkıldım ve inanın sıkılmayı hiç sevmiyorum. Aslında sevmediğim söylenemez ama neyse yazasım yok baybay.